İslam Alimleri Vakfı ve Uluslararası Müslüman Alimler Dayanışma Derneği (UMAD), İsrail’in Gazze’deki soykırımının önüne geçilmesi ve saldırıların bir an önce bitirilmesi çağrısı yaptı.
Gazze gündemli Ege Bölge Toplantısı, 8 ilden akademisyen, kanaat önderi ve sivil toplum kuruluşu temsilcisinin katılımıyla Balçova Termal Otel’de yapıldı.
Gün boyu süren toplantının ardından sonuç bildirgesini, İslam Alimleri Vakfı Başkanı Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu okudu.
Hacımüftüoğlu, Gazze’ye yönelik işgal ve soykırımın neticelerinin insanlık için çok ağır olacağını belirterek, şunları kaydetti:
“Gazze halkının maruz kaldığı soykırıma ve dayatılan mecburi göçe karşı çıkıyor ve zulme karşı duruşumuzu bir kez daha yüksek sesle ifade ediyoruz. İslam ülkelerinin önderleri ve halklarının yanı sıra dünyadaki her akıl ve inanç sahibini İsrail’in işlediği insanlık suçlarının karşısında durmaya ve Gazze’nin acı çığlığına kulak vermeye davet ediyoruz.”
BM ve diğer ilgili uluslararası kuruluşlara çağrıda bulunan Hacımüftüoğlu, İsrail’in Gazze’deki işgaline karşı ciddi yaptırımlar uygulamasını beklediklerini, İslam dünyasının ise inisiyatif kullanarak caydırıcı girişimlerde bulunması ve işgalcilerinin yargılanma süreçlerini hızlandırmasını talep ettiklerini bildirdi.
Hacımüftüoğlu, İslam ümmetinin meşru vazifesinin soykırımı önlemek ve Filistin’deki vatandaşlara sahip çıkmak olduğunu belirterek, şu değerlendirmede bulundu:
“Sınır kapılarının kapatılması, insani yardımların engellenmesi ve Filistinli kardeşlerimizin ölüme mahkum edilmesi insanlık için utançtır ve aynı zamanda insanlığa karşı işlenen bir suçtur. Yüreklerimizi en derinden yakan bu manzaraya seyirci olan herkes, ortaya çıkacak zayiatın ve ölümlerin vebaline ortak olacaktır. Öncelikle Müslüman ülkelerin önderlerini, Gazze halkını desteklemeye ve zalimlerin Müslümanlara taarruzlarını önleme hususunda derhal birlik olmaya davet ediyoruz. Bu kapsamda, Cumhurbaşkanı’mız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Gazze’deki zulmü nihayete erdirme maksadıyla başta Mısır olmak üzere, dünya çapındaki tüm diplomatik temaslarını isabetli buluyoruz. Siyonist işgal ve katliamlara tepkinin, kınamalarla ve basit önlemlerle sınırlı kalmamasını, akan kanların bir an önce durdurulması için müşahhas adımların atılmasını bekliyoruz.”